TR
  • English
  • Türkçe
  • فارسی
  • español, castellano
  • Français
  • русский язык
  • українська
  • العربية
  • Deutsch
  • Nemrut Dağı'nın zirvesi, geniş ovaların ve Fırat Nehri'nin panoramik manzarasıyla Türkiye'de güneşin doğuşunu ve batışını izleyebileceğiniz en güzel yerlerden biri. 2.150 metre yüksekliğindeki bu görkemli dağı daha da sıra dışı kılan şey ise, iki bin yıldır orada duran Kommagene Krallığı'na ait anıtlar, yani kireçtaşı bloklardan yapılmış yüksek heykeller. Roma İmparatorluğu’na karşı başarıyla savaşan ve ölümsüzlüğü arayan kral I. Antiochus Theos (M.Ö. 69-36) tarafından dikilen bu heykeller, antik çağlardan beri efsanelere ilham kaynağı olmuş. Macera tutkunlarının artık en popüler rotaları arasında yer alan Adıyaman'ın gizemli zirvesi Nemrut, ziyaretçilerini her zaman büyülemeyi başarıyor.

    Antik Dünyanın Büyülü Mirası

    1987 yılından beri UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde yer alan Nemrut Dağı, yeryüzündeki en etkileyici ve eşsiz zirvelerden biri. Nemrut Dağı, tarih boyunca medeniyetlere ve kültürlere ev sahipliği yapan Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu’da bulunan ili Adıyaman'ın Kâhta ilçesinde yer alan sönmüş bir yanardağ. 2 bin 150 metre yükseklikteki Nemrut, Malatya ve Adıyaman'dan muhteşem manzaralar sunuyor. Nemrut yolculuğu sırasında zirveye ulaştığınızda ise büyüleyici bir manzarayla karşılaşıyorsunuz. Boyutları 8 ila 10 metre arasında değişen ve kireçtaşı bloklardan yapılmış devasa heykellerin bazılarının ağırlığı 9 tona kadar ulaşıyor.  Yaklaşık iki bin yıllık heykeller, Antiochus tarafından mezar tapınağına dikilmiş ve mezar odasının üzerindeki alanın tamamı etrafında gruplandırılmış. Kapsam ve tasarım karmaşıklığı açısından benzersiz bir antik dünya projesi olan bu devasa taş anıtlar, Antiochus'un Pers babası ve Helen annesi de dahil olmak üzere tanrılara ve atalarına şükranlarını ifade eden bir saygı duruşu niteliğinde.

    Nemrut Dağı’nın zirvesine yapılacak bir tırmanışta; doğu, kuzey ve batı olmak üzere üç farklı gruptaki heykeller konuklarını karşılıyor. Kuzey tümülüsü inşa edildiği dönemde de bitirilmezken doğu ve batıdaki terasların ise hepsi günümüze ulaşabilmiş durumda. Doğu terasında Tanrılar Galerisi, Atalar Galerisi ve sunak bulunurken ana heykel grubu ise yeni kurulan dini kültün panteonunu temsil eden beş tanrı figürü konumunda. Bu figürler de her iki yanda duran bir aslan ve kartal heykeliyle korunuyor. Hayvanların kralı aslan dünyevi gücü, tanrıların müjdecisi kartal ise göksel gücü temsil ediyor. Neredeyse aynı heykeller aynı şekilde batı terasında da sıralanmış durumda. Doğu terasındaki tahtlar daha sağlamken, batı terasındaki heykellerin başları ise daha iyi durumda bulunuyor. Kommagene Kralı I. Antiochos’un heykeli ile Zeus başta olmak üzere çeşitli tanrıların heykelleri ve Pers krallarının kabartma stelleri de yine bu terasta bulunuyor. Yazıtlarda Antiochos’un mezarının da burada olduğu söylense de kralın mezarı günümüzde hâlâ bulunabilmiş değil. Nemrut Dağı’nın Batı terası ise Kommagene Krallığı’nın Makedon krallarının kabartma stelleri ile dünyanın en eski astrolojik takvimi olarak kabul edilen aslan burcu kabartmasına ev sahipliği yapıyor.

    Kusursuz Bir Deneyim: Gün Doğumu ve Batımı

    Yeryüzünün en güzel köşelerinden biri olan bu zirve, olağanüstü gündoğumları ve günbatımları için de eşsiz bir nokta. Günün en güzel saatlerinde uçsuz bucaksız bir ufuk çizgisinin karşısında sarı, kırmızı ve mavi tonlarının nasıl iç içe geçtiğini görmek için her yıl onbinlerce ziyaretçi bu görkemli zirveyi ziyaret ediyor. Ancak tam bu noktada belirtmek gerek ki Nemrut Dağı’nda gün doğumu ve batımı, mevsim ne olursa olsun fazlasıyla serin olabiliyor. Bu nedenle zirveye yapılacak yolculukta kalın ve korunaklı giyinmek şart.

    Nemrut’tan Daha Fazlası…

    Hayat boyu yaşanabilecek en özel deneyimlerden biri olan Nemrut Dağı ziyareti, Adıyaman’da yapacaklarınızdan sadece biri. Çünkü bölge bambaşka doğal ve kültürel miraslarıyla da keşfedilebilecek özel bir destinasyon. Arsemeia Antik Kenti, Cendere Köprüsü ve Karakuş Tümülüsü, bölgede ziyaret edebileceğiniz tarihi duraklar arasında. Kommagene Krallığı’nın beş büyük kentinden biri olan ve şehir merkezinin kuzeyinde yer alan Perre Antik Kenti ile Fırat Nehrinin batı yakasında yer alan Gerger Kalesi de keşfedebileceğiniz önemli alanlar arasında. Öte yandan kendine has, zengin bir mutfak kültürüne de sahip olan şehir, gastronomi alanında da Türkiye’nin en gözde kentlerden biri.